“Afganistan gerçeğiyle yüzleşme vakti“
15 Ağustos 2007Ne zaman Afganistan’da bir Alman öldürülse siyasiler kamuoyunu yatıştırmak için bir dolu söz sarfediyor, olayın son derece trajik ve üzücü olduğunu, ancak Afganistan’daki görevi kısıtlamak için bir neden olmadığını belirtiyorlar. Son olarak öldürülen üç polis dışında bu yıl bir Alman yardım çalışanı, bir işadamı ve üç asker hayatını kaybetmesine rağmen Alman hükümeti bir çıkış stratejisi üzerinde hiç kafa yormadı. Tam tersine, bu yıl gayet masraflı olmasına rağmen Tornado keşif uçakları Afganistan’a gönderildi, ayrıca Afgan güvenlik güçlerinin eğitimi konusunda yardımın genişletilmesi planlanıyor.
Alman hükümeti bir soru ile yüzleşmiyor. O da Afganistan’ın yeniden inşasında hangi bedeli ödemeye hazır olduğumuz sorusu. Afganistan’daki etkin güçler ülkenin istikrara kavuşmasını hiçbir şekilde istemiyor, tüm güçleriyle istikrara karşı çalışıyorlar. Bu, Almanya’nın yardım görevlileri ya da asker gönderdiği diğer ülkelerle karşılaştırıldığında temel bir fark. Afganistan’a barış getirmek istemenin, bunun için Taliban’a karşı savaşmanın bedeli büyük. İnsan yaşamı ve verilen kayıplar sözkonusu. Alman Büyükelçiliği’nin koruması altındaki üç polisi öldürenlerin hedefi yine Alman hükümetiydi. Şüpheler, Taliban’ın Almanya’daki siyasi tartışmaları etkilemek istediği yönünde odaklanıyor. Çünkü sonbaharda Afganistan’daki üç alanda görev süresinin uzatılması ile ilgili oylamalar yapılacak.
Tabii ki Taliban terörü önünde diz çökmek de yanlış olur. Ama bu sav, ülkedeki uluslararası yardım çalışmalarının etkinliği ile ilgili haklı şüphelerin gözden kaçmasına yol açmamalıdır. Son beş yılda yeterince yol katedilememesinin sorumluluğu bir yanda da Afgan hükümetindedir. Ama aynı zamanda onbinlerce yabancı asker ve yardım çalışanı da yanlış ve koordinasyonsuz hareket etmiş, değerli zaman ve kaynak çarçur edilmiştir. Buna rağmen Alman hükümeti ülkedeki fırsatlar ve riskler konusunda halen dürüst bir bilanço çıkaramadı.
Almanların çoğunluğunun Afganistan’da 3 bin Alman askerinin görev yapmasına karşı olmasına rağmen politikacıların çoğu hala ‘dayanın’ mesajı veriyor. Üç Alman polisin öldürülmesinin ardından hükümet artık bu konuda nesnel bir tartışmayı engellemeye devam edemez. Afganistan’daki Almanlar hayatlarından endişe ettikleri sürece ülkedeki yardım çalışmaları da etkili olamaz.