1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Kafkaslarda bağımsızlığın 1 yıllık bilançosu

27 Ağustos 2009

Güney Osetya ve Abhazya, bundan 1 yıl önce kanlı bir savaşın ardından Gürcistan'dan tek taraflı bağımsızlığını ilan etmişti. Karar bölgede ve uluslararası siyasette neleri değiştirdi? DW editörü Christina Nagel yazdı.

https://p.dw.com/p/JIml
Fotoğraf: AP

İki ülkenin bağımsızlığını Rusya’nın yanı sıra sadece Nikaragua tanıdı. Bağımsızlık kararı, Batı'da ise büyük bir tepkiyle karşılandı. Gürcistan da Güney Osetya ve Abhazya’nın tek taraflı bağımsızlık kararının ardından tepkisini sertleştirdi ve Güney Osetya topraklarına saldırdı. Rusya’nın da Gürcistan’a müdahale etmesinin ardından iki ülke arasında savaş başladı. Bu savaş, bölgede ağır tahribe neden oldu ve on binlerce kişinin evlerini terk etmesine yol açtı.

Güney Osetya ve Abhazya’nın Gürcistan'dan tek taraflı bağımsızlıklarını ilan etmesi büyük bir sürpriz olmuştu. Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev, bir yıl önce basının karşısına çıktığında konuyla ilgili şöyle konuşmuştu:

”Güney Osetya ve Abhazya halklarının bağımsızlık kararı, BM'nin devletler arasındaki dostane ilişkiler ve işbirliği ile ilgili devletler hukuku prensiplerini belirleyen 1970 tarihli BM Genel Kurulu Deklârasyonu, 1975 tarihli Helsinki Nihai Senedi ve diğer başka uluslararası belgelere dayanmaktadır. Ben, Rusya Federasyonu adına Güney Osetya ve Abhazya’nın bağımsızlıklarını tanıyan belgeyi imzaladım.”

Rusya politika mı değiştirdi?

Rusya’nın şimdiye kadarki toprak bütünlüğünün savunulması politikası, bu kararla alt üst edilmiş oldu. Kremlin yönetimi, Kosova’nın bağımsızlığının tanınması nedeniyle uzun süre, uluslararası toplumu kınayan açıklamalar yapmıştı. Rusya, uluslararası yasalara göre, Sırbistan’ın toprak bütünlüğünün korunması gerektiğini belirtiyordu. Aksi halde ayrımcılığın önüne geçilemezdi. Şimdi ise bazı ilkelerden bahsediliyor ve gerekçe olarak da bir soykırımın önlenmesi gösteriliyordu.

Ayrıca Rusya Federasyonu’na bağlı diğer bölgelerdeki halkın da bağımsızlık talep edeceği yönündeki endişe de öyle görülüyor ki artık pek bir öneme sahip değildi. Her şey spontane bir karar gibi görünüyordu. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov da bir süre önce benzer bir açıklama yaptı: “Bağımsızlığın tanınması planlanmamıştı. Biz sadece oradaki insanları kurtarmak zorundaydık.“

Sadece Nikaragua ve Rusya tanıdı

Geçen bir yılın ardından bakacak olursak, alınan karar, artık herkesi mutlu etmiyor. Özellikle, diplomatik çevrelerde, Güney Osetya, Kremlin için bir baş ağrısı olarak değerlendiriliyor. Ayrıca, iki ülkenin bağımsızlığının Nikaragua dışında hiçbir ülke tarafından tanınmamış olması da Kremlin için hoş olmayan bir sürprizdi.

Ancak Rusya, kararının arkasında durduğunu her fırsatta tekrarlıyor. Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, yaptığı son açıklamada, diğer ülkelerin de Güney Osetya ve Abhazya’nın bağımsızlıklarını tanımasını istedi. Ancak siyasi gözlemcilere göre, hiçbir ülke, Moskova’nın tanıma kararını izleyecekmiş gibi görünmüyor. Gürcistan'dan tek taraflı bağımsızlığını ilan eden ülkelerdeki insanlar ise Kremlin’e müteşekkir. Onlar için Rusya, tekrar normal bir günlük yaşamı mümkün kılan bir koruyucu devlet konumunda:

”Bizim için en önemli şey güvende olma duygusu. 15 yıl boyunca her an savaşa hazır olman gerektiği düşüncesiyle yaşamak oldukça zordu.”

Tekrar Gürcistan’a bağlanmak istemiyorlar

Güney Osetya ve Abhazya’daki insanlar tekrar Gürcistan’a bağlanma ihtimalini düşünmek bile istemiyor. Bağımsızlık uğruna geçen yıl, çok sayıda insan hayatını kaybetmiş, yaralanmış ve evlerini terk etmek zorunda kalmıştı. Uluslararası toplumun, Güney Osetya ve Abhazya’yı tanımamasını bu ülke halkları "haksız" ve "üzücü" buluyor. Ancak bu, onların bağımsız oldukları gerçeğini de değiştirmiyor.

Christina Nagel / Çeviri: Başak Sezen

Editör: Murat Çelikkafa